Av. Alparslan LEVENT -Karşıyaka Avukat - İzmir Avukat
Av. Alparslan LEVENT -Karşıyaka Avukat - İzmir Avukat
Av. Alparslan LEVENT -Karşıyaka Avukat - İzmir Avukat

KİŞİLERİN HUZUR VE SÜKUNUNU BOZMA SUÇU (TCK MADDE 123)

Sorular

  • Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu nedir?
  • TCK 123. madde nedir?
  • Huzur ve sükun bozma cezası ne kadar?
  • Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu nasıl ispatlanır?
  • Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu örnekleri nelerdir?
  • Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunda avukatın önemi nedir?

Giriş

Türk Ceza Kanunu'nun 123. maddesi, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu düzenlemektedir. Bu madde, bireylerin huzur ve sükun içinde yaşamalarını koruma amacı taşımakta olup, bu tür davranışların cezalandırılmasını öngörmektedir. Günümüzde iletişim teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarının çeşitliliği artmıştır. Telefonla sürekli rahatsız edilmek, gürültü yapmak veya başka hukuka aykırı davranışlarla bir kimsenin huzurunu bozmak, modern yaşamın sık karşılaşılan sorunları arasındadır.

TCK Madde 123: Kişilerin Huzur ve Sükununu Bozma Suçu

Türk Ceza Kanunu'nun 123. maddesi, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu şu şekilde tanımlamaktadır:

Madde 123: "Sırf huzur ve sükûnunu bozmak maksadıyla bir kimseye ısrarla; telefon edilmesi, gürültü yapılması ya da aynı maksatla hukuka aykırı başka bir davranışta bulunulması halinde, mağdurun şikayeti üzerine faile üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir."

Bu maddenin amacı, bireylerin huzurlu ve sükunet içinde yaşamalarını temin etmektir. Suçun oluşabilmesi için belirli unsurların bir araya gelmesi gerekmektedir. Öncelikle, failin eyleminin mağdurun huzur ve sükununu bozmak amacı taşıması zorunludur. İkinci olarak, bu amaca yönelik olarak ısrarlı bir şekilde telefon edilmesi, gürültü yapılması veya hukuka aykırı başka bir davranışta bulunulması gerekmektedir.

Kanun koyucu, bu tür davranışların toplumda rahatsızlık ve huzursuzluk yaratmasını önlemek amacıyla, bu suçun mağdurun şikayetine bağlı olarak cezalandırılmasını öngörmüştür. Mağdurun şikayeti üzerine yargılama süreci başlar ve fail, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu düzenleme, bireylerin kişisel alanlarına yapılan müdahalelerin hukuka aykırı olarak nitelendirilmesini ve bu tür eylemlerin caydırıcı bir şekilde cezalandırılmasını sağlamaktadır.

TCK 123. madde, bireylerin günlük yaşamlarında karşılaşabilecekleri çeşitli rahatsız edici davranışlara karşı hukuki koruma sağlamaktadır. Bu madde kapsamında cezalandırılabilir eylemler, teknolojinin ilerlemesiyle birlikte çeşitlenmiş ve modern toplumun ihtiyaçlarına uygun hale getirilmiştir. Örneğin, sürekli olarak telefonla rahatsız edilme, sosyal medya üzerinden yapılan tacizler, yüksek sesle müzik dinleme veya gece saatlerinde gürültü yapma gibi eylemler, bu madde kapsamında değerlendirilebilmektedir.

TCK 123. madde, mağdurların huzur ve sükununu koruma amacı taşırken, aynı zamanda toplumda barış ve huzurun tesis edilmesine katkı sağlamaktadır. Bu bağlamda, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu, ceza hukuku açısından önemli bir yere sahiptir.

Suçun Unsurları

TCK 123. maddesinde düzenlenen "kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu," belirli unsurların varlığı halinde oluşur. Bu unsurlar, suçun hukuki yapısını ve sınırlarını belirlemekte olup, fiilin cezalandırılabilmesi için bu unsurların tamamının gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Suçun unsurları şu şekilde incelenebilir:

1. Fail ve Mağdur

Suçun faili, herhangi bir kişi olabilir. Kanun, failin belirli bir özelliğe sahip olmasını aramamaktadır. Fail, huzur ve sükun bozma amacıyla hareket eden herhangi bir kişi olabilir. Mağdur ise bu davranışlardan etkilenen ve huzuru bozulan kişidir. Mağdurun şikayeti, bu suçun soruşturulması ve kovuşturulması için gereklidir.

2. Fiil

Fiil, mağdurun huzur ve sükununu bozmak amacıyla yapılan ısrarlı davranışları kapsar. Bu fiiller, maddede belirtildiği üzere, genellikle üç ana grupta toplanabilir:

  • Telefon Edilmesi: Mağduru sürekli olarak telefonla aramak, mesaj göndermek veya benzeri yollarla rahatsız etmek.
  • Gürültü Yapılması: Yüksek sesle müzik dinlemek, gece saatlerinde rahatsız edici sesler çıkarmak veya benzeri şekilde gürültü yapmak.
  • Hukuka Aykırı Başka Davranışlar: Mağdurun huzurunu bozmak amacıyla yapılan diğer hukuka aykırı eylemler. Bu eylemler, teknolojinin ilerlemesiyle birlikte çeşitlenebilir ve sosyal medya üzerinden yapılan tacizler, istenmeyen mesajlar gönderme gibi modern davranışları da içerebilir.

3. Manevi Unsur

Suçun manevi unsuru, failin kastıdır. Bu suç, genel kastla işlenen bir suçtur. Failin, mağdurun huzur ve sükununu bozma amacıyla hareket etmesi gerekmektedir. Failin bu amacı taşımadan gerçekleştirdiği benzer fiiller, bu suç kapsamında değerlendirilemez. Örneğin, yanlışlıkla yapılan bir telefon araması veya bilmeden yapılan bir gürültü, bu suçun kapsamına girmez.

4. Israr

Suçun oluşabilmesi için fiilin ısrarlı bir şekilde gerçekleştirilmiş olması gerekmektedir. Tek seferlik bir davranış, bu suçun oluşumu için yeterli değildir. Israr, fiilin tekrarlanarak yapılmasını ifade eder. Örneğin, mağduru sürekli olarak rahatsız eden telefon aramaları, sürekli gürültü yapma veya tekrarlanan hukuka aykırı davranışlar bu unsuru oluşturur.

5. Şikayet

TCK 123. maddesi gereğince, bu suçun soruşturulması ve kovuşturulması mağdurun şikayetine bağlıdır. Mağdurun şikayette bulunmaması halinde, fiil cezalandırılamaz. Şikayet, mağdurun huzurunun bozulduğunu beyan etmesi anlamına gelir ve bu beyan üzerine yargılama süreci başlar.

Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu, yukarıda belirtilen unsurların bir araya gelmesiyle oluşur ve bu unsurların eksiksiz olarak tespit edilmesi gerekmektedir. Bu unsurların varlığı, suçun niteliklerini ve failin cezalandırılabilirliğini belirler.

Cezalar

Türk Ceza Kanunu'nun 123. maddesi, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu işleyen kişilere yönelik belirli cezalar öngörmektedir. Bu maddede tanımlanan suçun cezalandırılabilmesi için mağdurun şikayeti şarttır. Suçun cezaları aşağıdaki gibidir:

1. Hapis Cezası

TCK 123. maddeye göre, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu işleyen kişiler, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Hapis cezası, suçun ciddiyetine ve failin davranışlarının tekrarlanma sıklığına bağlı olarak mahkeme tarafından belirlenir.

2. Adli Para Cezası

Hapis cezasının yanı sıra, mahkemeler bazen adli para cezasına da hükmedebilir. Ancak TCK 123. maddesi özel olarak adli para cezası öngörmemektedir. Adli para cezası, cezanın bireyselleştirilmesi ve failin maddi durumunun göz önünde bulundurulması ile birlikte değerlendirilebilir.

3. Cezai İndirim ve Erteleme

Ceza hukukunda, failin suç işleme süreci, suçtan sonraki davranışları ve mağdurun durumu gibi unsurlar dikkate alınarak cezada indirim yapılabilir. Failin pişmanlık göstermesi, mağdurun zararını tazmin etmesi veya suçun ilk kez işlenmesi gibi hafifletici nedenler, cezanın azaltılmasına neden olabilir.

Hapis cezasının ertelenmesi de mümkündür. TCK'ya göre, belirli şartlar altında failin hapis cezası ertelenebilir. Bu durumda, failin denetimli serbestlik hükümlerine tabi olması gerekebilir.

4. Mağdurun Şikayeti

Bu suçun cezalandırılabilmesi için mağdurun şikayeti gereklidir. Mağdur şikayet etmediği takdirde, yargılama süreci başlamaz ve fail cezalandırılmaz. Mağdurun şikayetini geri çekmesi de davanın düşmesine neden olabilir.

5. Ceza ve Yargılama Süreci

Mağdurun şikayeti üzerine başlatılan yargılama sürecinde, mahkeme suçun unsurlarını ve delilleri değerlendirir. Deliller arasında telefon kayıtları, tanık beyanları, ses ve görüntü kayıtları gibi kanıtlar bulunabilir. Mahkeme, tüm bu delilleri değerlendirerek kararını verir.

6. Tekrar Suç İşlenmesi Durumu

Failin, daha önce aynı suçu işlemiş olması ve bu nedenle ceza almış olması durumunda, tekrar aynı suçu işlemesi halinde cezası ağırlaştırılabilir. Tekrar suç işleme durumu, mahkeme tarafından ceza belirlenirken dikkate alınan bir faktördür.

Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu, toplumsal barışı tehdit eden ve bireylerin kişisel haklarını ihlal eden bir suç türüdür. Bu nedenle, bu suçun cezaları toplumda caydırıcı etki yaratmayı amaçlamaktadır.

Uygulama Örnekleri ve Yargıtay Kararları

Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçuna ilişkin uygulama örnekleri ve Yargıtay kararları, bu suçun nasıl değerlendirildiği ve hangi durumlarda ceza verildiği konusunda önemli bilgiler sunar. Gerçekleşen olaylar ve bu olaylara ilişkin verilen kararlar, hukuki açıdan bu suçun sınırlarını ve uygulamasını daha net bir şekilde ortaya koymaktadır.

1. Uygulama Örnekleri

Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçuna ilişkin çeşitli uygulama örnekleri bulunmaktadır:

  • Telefonla Rahatsız Etme: Failin, mağduru sürekli olarak telefonla araması, mesaj göndermesi veya sesli mesajlar bırakması. Örneğin, bir kişinin eski eşini günün her saati telefonla rahatsız etmesi, TCK 123 kapsamında değerlendirilebilir.
  • Gürültü Yapma: Failin, mağdurun bulunduğu ortamda sürekli olarak yüksek sesle müzik dinlemesi, bağırması veya diğer rahatsız edici gürültüler yapması. Örneğin, komşusunun gece geç saatlerde yüksek sesle müzik dinlemesi ve mağdurun bu durumu defalarca şikayet etmesi.
  • Diğer Hukuka Aykırı Davranışlar: Sosyal medya üzerinden mağduru taciz etme, sürekli olarak rahatsız edici mesajlar gönderme veya tehditlerde bulunma gibi davranışlar. Örneğin, bir kişinin sosyal medya üzerinden sürekli olarak mağdura hakaret içeren mesajlar göndermesi.

2. Yargıtay Kararları

Yargıtay'ın kişilerin huzur ve sükununu bozma suçuna ilişkin verdiği kararlar, bu suçun yorumlanmasında ve uygulanmasında önemli bir rehber niteliğindedir:

  • Yargıtay 4. Ceza Dairesi Kararı: Bu davada, failin mağduru sürekli olarak telefonla rahatsız ettiği ve mağdurun huzurunu bozduğu tespit edilmiştir. Yargıtay, bu fiilin TCK 123 kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine karar vererek, failin cezalandırılması yönünde hüküm vermiştir.
  • Yargıtay 18. Ceza Dairesi Kararı: Bir başka davada, failin komşusunun gece geç saatlerde yüksek sesle müzik dinleyerek huzurunu bozduğu iddia edilmiştir. Yargıtay, komşular arasındaki huzurun bozulması ve bu fiilin ısrarlı şekilde devam etmesi nedeniyle failin cezalandırılmasını onamıştır.
  • Yargıtay 12. Ceza Dairesi Kararı: Sosyal medya üzerinden mağdura sürekli olarak hakaret ve tehdit içeren mesajlar gönderen fail hakkında verilen kararda, Yargıtay, bu tür davranışların da kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini vurgulamıştır.

3. Kararların Hukuki Değerlendirmesi

Yargıtay kararları, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun unsurlarını ve bu unsurların nasıl değerlendirileceğini netleştirir. Mahkemeler, fiilin ısrarlı olup olmadığını, failin amacı ve mağdurun şikayetini dikkate alarak karar verirler. Bu tür kararlar, hukuk uygulayıcılarına yol gösterici niteliktedir.

4. Emsal Kararlar

Emsal kararlar, benzer davalarda rehberlik eder. Örneğin, bir kişinin sürekli olarak iş yerindeki mesai arkadaşını rahatsız eden davranışlarda bulunması ve bu davranışların huzur bozma amacı taşıması durumunda, Yargıtay'ın daha önce verdiği kararlar dikkate alınarak hüküm verilir.

Yargıtay kararları ve uygulama örnekleri, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun hukuk sistemimizde nasıl ele alındığını ve uygulandığını göstermektedir. Bu tür suçların cezasız kalmaması, toplumda huzur ve barışın korunması açısından büyük önem taşır.

Sonuç

Türk Ceza Kanunu'nun 123. maddesi, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu düzenleyerek bireylerin kişisel alanlarına yapılan müdahalelere karşı hukuki koruma sağlamaktadır. Bu madde, bireylerin huzur ve sükun içinde yaşamalarını temin etmeyi amaçlamaktadır.

Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu, teknolojinin gelişmesiyle birlikte daha çeşitli ve yaygın hale gelmiştir. Telefonla rahatsız edilmek, gürültü yapmak veya sosyal medya üzerinden taciz edilmek gibi fiiller, bu suç kapsamında değerlendirilmekte ve cezalandırılmaktadır. Mahkemeler, bu tür fiilleri titizlikle değerlendirerek mağdurların huzur ve sükununu koruma altına almaktadır.

Bu suçun işlenmesi durumunda, mağdurların hukuki haklarını bilmesi ve gerektiğinde hukuki yollara başvurması büyük önem taşımaktadır. Şikayet hakkı, koruma tedbirleri, hukuki danışmanlık ve psikolojik destek gibi önlemler, mağdurların huzur ve sükununu yeniden sağlamalarına yardımcı olabilir.

Sonuç olarak, TCK 123. madde, bireylerin huzurlu bir yaşam sürebilmesi için önemli bir hukuki koruma sağlamaktadır. Bu madde kapsamında işlenen suçlar, hem bireysel hem de toplumsal huzuru tehdit ettiğinden, cezalar ile caydırıcı etkiler yaratmakta ve mağdurların haklarını korumaktadır.

Kişilerin Huzur ve Sükununu Bozma Suçunda Ceza Avukatının Önemi

Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarında ceza avukatının rolü ve önemi büyüktür. Bu tür davalarda, mağdurun haklarını etkili bir şekilde savunmak ve failin cezalandırılmasını sağlamak için hukuki bilgi ve tecrübe gereklidir. Ceza avukatının bu tür davalardaki önemi şu başlıklar altında ele alınabilir:

1. Hukuki Danışmanlık

Ceza avukatı, mağdura hukuki süreçler hakkında detaylı bilgi verir ve yapılması gerekenleri açıklar. Mağdurun haklarının korunması ve gereken hukuki adımların atılması için danışmanlık sağlar.

2. Delil Toplama ve Değerlendirme

Ceza avukatı, mağdurun yaşadığı olaylara ilişkin delillerin toplanması ve değerlendirilmesi sürecinde önemli bir rol oynar. Telefon kayıtları, mesajlar, tanık beyanları gibi delillerin mahkemeye sunulmasını sağlar.

3. Mahkemede Temsil

Ceza avukatı, mağduru mahkemede temsil ederek, mağdurun haklarının savunulmasını ve failin cezalandırılmasını sağlar. Mahkemede hukuki argümanları sunar ve mağdurun yaşadığı rahatsızlığın ciddiyetini vurgular.

4. Koruma Tedbirleri Talebi

Ceza avukatı, mağdurun korunması için mahkemeden gerekli tedbirlerin alınmasını talep eder. Bu tedbirler, failin mağdura yaklaşmasını veya iletişim kurmasını engelleyebilir.

5. Psikolojik Destek Yönlendirmesi

Ceza avukatı, mağdurun yaşadığı travmayı aşması için psikolojik destek alması gerektiğinde, mağduru uygun profesyonellere yönlendirebilir.

6. Uzlaşma Süreci

Bazı durumlarda, ceza avukatı uzlaşma sürecini yöneterek, taraflar arasında bir anlaşmaya varılmasını sağlar. Bu, mağdurun zararının tazmin edilmesi ve failin belirli yükümlülükleri kabul etmesi ile sonuçlanabilir.

Karşıyaka ağır ceza avukatı, karşıyaka ceza avukatı ve izmir ceza avukatı, LEVENT Hukuk Bürosu ve avukat Alparslan LEVENT gibi uzmanlar, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarında mağdurlara etkili bir şekilde yardımcı olabilir. Bu tür uzmanlardan alınacak profesyonel destek, mağdurların haklarını koruma ve adaletin sağlanması sürecinde büyük önem taşır.

Popüler Aramalar

  • kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu

  • tCK 123. madde

  • huzur ve sükun bozma cezası

  • ceza avukatı

  • telefonla rahatsız etme

  • gürültü yapma

  • sosyal medya tacizi

  • şikayet süreci

  • delil toplama

  • hapis cezası

  • mağdur hakları

  • manevi unsur

  • ısrarlı davranış

  • suçun ispatı

  • fail ve mağdur

  • cezai indirim